Daha önceki yazılarımızda ifade etmiştik,. Gazetecinin görevi kamuoyu adına olayları sorgulayıp, gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlamaktır, Bende zaman zaman sizlere İlçemizde son gelişmeleri sizlere yazmaya çalışıyorum..
Bu Çarşamba günü günübirlik Düzce'ye gittim.
Açıkça söyleyeyim Düzce'ye her gidişimde hayran kalıyorum.
Son Depremden sonra Düzce gelişmiş esnafıda müşterelerini nasıl davranacağını öğrenmişler..
Tabi bunda yerel yönetimin payı da oldukça yüksek.
2 dönemdir Eski bilim sanayi bakanı Faruk Özlü Düzceyi yönetmeyi bırakın, Tüm Devlet imkanlarını buraya yığıyor desem yerinde..
Bence,Tüm yerel yöneticilerin gidip Faruk Özlü'den belediyecilik hizmetlerinden faydalanmalı..
Düzceyi, yaşanabilir en güzel şehir yapmış..
Şehrin en büyük geçim kaynaklarından biri olan öğrenciye yerel halk da velinimet gibi bakıyor.
Şimdi gelelim Alaplı'ya
Alaplı Meslek Yüksek Okul Öğrencileri için İlçe olarak bir şeyler yapabiliyormuyuz ..Bence,Hayır..
İlçe olarak,Böyle bir potansiyele sahip esnaf öğrenciyi elinde tutup ilçe ekonomisine katkı sağlayacak hiçbir yatırımımız olmadı,,
bundan dolayi, Meslek Yüksek Okulunda eğitim gören öğrenci neden yemek yemek için Alaplı merkeze insin.?
Sonra hepimiz ‘bu şehir neden hiç gelişmiyor’ demeye yanlış olmaz sanırım.
İşte bu yüzden bu şehir gelişmiyor,
Elimizdeki potansiyeli değerlendiremediğimiz müddetçe ,Bu yüzden bir adım ileri gidemiyoruz…
Diğer bir konu ise,Şimdi bana bir İlçenin en önemli şey nedir diye sorsanız..!
Ben Huzur varsa, mutluluk da gelir derim..
İşçi çalıştığı maaşını alamazsa,
Kasaba, manava, bakkala borcunu ödeyemez hale gelir.
Evine ekmek götüremez, çocuğuna harçlık veremez ise
Evde huzur kalmaz, ilçe de huzur kalmaz..malum..!
Bunlardan bir tanesi olan, Alaplı Belediyesi tüm kısıtlı imkânların içerisinde işçi ücretlerini zamanında ödüyor..tabi şimdilik..zaman ne gösterir bilinmez..
Başkan Nuri Tekin göreve geldikten sonra kimsenin ekmeği ile oynamadı,öylede yaptı ve Zonguldak Belediyesi gibi İşçi nin ekmeğiyle oynamadı..gibi,zaten de kendisi basa basa, ben siyaset yapmıyorum dediği için seçilmesine sebeplerinden bir tanesi oldu..
Kimseyi işten atmadı.. atmadı ama,Tüm Belediyelerin uyguladığı Kartlı geçiş sistemine geçmesi halinde çalışan personellerinden daha güzel verim alacaktır.Bizden söylemesi..
Bunun yanı sıra İlçe de birçok doğru ve yanlış olan yatırımlar olduğunu görüyoruz..
Devlet eliyle yapılan 167 Milyon değerinde Kültür Sarayı,452 Milyonluk Mendirek projesi, 400 Milyon Hastane projesi,dere ıslah projesi gibi büyük yatırımlar da işin cabası. Böyle yatırımlarım ilçemize gelmesi,...Emeği olanlara teşekkür ederiz..kimler sebep olduysa..
Ama fotoğrafın bütününe bakarsanız, Alaplı büyümeye, gelişmeye ve Batı Karadeniz’in girişi olan parlayan yıldızı bir ilçesi olmaya devam ediyor...Devlet yatırımları demişken,İlçemiz zaten fiziki olarak üç caddesinden ibaretken,Arabanızı park etmek ayrı bir sorun teşkil etmesi,Kültür Merkezi şehir içine yapılması niye ısrarla alındı bilinmez ama,sen buraya 400 kişi kapasiteli Kapalı Salonu yaptığında bu insanlar arabalarını nereye Park edilebilecekler.! Oysa, Yeni Siteler Mahallesinde bulunan Üç katlar mevkiinde Orman işletme yeri olan ( Mesire alanı) alanı varken, sormazlarmı.. Alaplı Devlet Hastanesi yeri Orman İşletmeden nasıl alınıp yapıldıysa, Kültür Merkezi otoparklarıyla geniş alan bölgesi ile yapılamaz mıydı..! Bence,hem de çok güzel olurdu.. Bir şehrin gelişmesindeki diğer önemli unsurlar ise, kamu ve özel sektörün bağlarının güçlendirilmesi, kaynakların verimli kullanılmaması durumunda ..
İşte bu yüzden bu şehir gelişmiyor,
Bu yüzden bir adım ileri gidemiyoruz…
Dün olsun bugün olsun birbiriyle olan kavga ve çekişmeleri yüzünden şehrin sorunlarını duymayan ve görmeyen ihtiraslı siyasiler...
Sivil toplum anlayışlarında olan bazılarının sivilliğini kaybetmesi, üretme becerisinden uzak ortak ses çıkaramayan STK’ların. Seslerini menfaat için kısan basını es geçmeyelim..
İlçemizin geri kalmışlığından elbette hepimiz fazlasıyla şikâyetçiyiz.. ama, Unutmayalım ki! Kalkınmamızı sağlayacak olan bilgi ve kültürel birikimi olan insanlarımıza yapılarını sorgulamadan sahip çıkmalıyız.
Ekonomi ve kalkınma hamlemizi dışarıda değil kendi içimizde aramalıyız.
Çünkü bizler ne kadar gelişirsek şehrimiz de o kadar değişecektir.
Facebook sayfasında İfade bırakmaya unutmayın..ve bu konuda fikir ve düşüncelerinizi bizimle paylaşınız..