İğrenç olay antalyada
geçen yıl meydana geldi. 48 yaşındaki M.Ü., 15 gün yanında çalışan ve o zaman
17 yaşında olan S.A.'ya, cinsel istismarda bulundu. İlk kez hakim karşısına
çıkan M.Ü., iftira atıldığını öne sürdü. S.A. ise, "Sanık beni ölümle
tehdit ediyordu. Bu yüzden olanları anneme anlatamıyordum" dedi. İşte mide
bulandıran cinsel istismar olayının detayları!
İğrenç olay, geçen yıl nisan ayında Muratpaşa ilçesi
Altındağ Mahallesi'nde meydana geldi. İki yıl önce Sakarya'dan ailesiyle
birlikte Antalya'ya gelen S.A., ailesine katkı sağlamak amacıyla M.Ü.'nün
sahibi olduğu spotçuda çalışmaya başladı. O dönem 17 yaşında olan S.A.'nın
şikayeti üzerine 15 gün çalıştığı iş yerinde kendisine cinsel istismar da
bulunduğunu ve içeceğine habersiz uyuşturucu koyduğunu iddia ettiği M.Ü.
gözaltına alınıp, 9 Mayıs'ta tutuklandı.
M.Ü.'nün cezaevine girmesiyle S.A.'nın ailesi, adres
değiştirdi. İki ay cezaevinde kaldıktan sonra serbest kalan M.Ü., S.A.'nın yeni
adresini öğrenerek onu tekrar rahatsız etmeye başladı. Her fırsatta kendisinden
30 yaş küçük kızı sevdiğini söyleyen M.Ü., S.A.'yı annesinin yanından kaçırmaya
çalışınca mahalleli tarafından linç edilmek istendi. Polise teslim edilen M.Ü.,
serbest kaldı.
'KORKUDAN BAKKALA BİLE GİDEMİYORUM'
Korkudan evden çıkamadığını belirten lise son sınıf
öğrencisi S.A., yaşadıklarını anlattı. Pandemi döneminde ailesine destek olmak
için işe girdiğini belirten S.A., “İş yeri sahibinin davranışları her geçen gün
değişti. Bana asılmaya başladı. Beni taciz ediyordu. Çalıştığım yerde beni hep
sıkıştırıyordu. Oturduğum masanın görünmemesi için önünü tahta ile kapattı.
Beni tehdit ediyordu. Aileme de bu nedenle bir şey söyleyemedim. Beni en son
tehdit edince yaşadıklarımı anneme anlattım. Kendisinden 5 kez şikayetçi olduk.
Ama hala peşimde. Yeni tuttuğumuz evimizi de öğrendi. Kapıya gelip bir şeyler
bırakıyor. Gözümüzü boyamak için hediyeler bırakıyor. Okulumun önüne geliyor.
Beni kaçırmak için fırsat kolluyor. Korkudan bakkala bile gidemiyorum"
dedi.
AŞK VE TEHDİT NOTLARI
İş yerinde çalışırken M.Ü.'nün içeceklerine habersizce
uyuşturucu koyduğunu sonradan fark ettiğini aktaran S.A., “Sürekli başım
dönüyordu. Dengede duramıyordum. Sonra annem bana bir şeyler olduğunu fark
edince, bu kişinin bana uyuşturucu içirdiğini anladık. Biz üst katta
oturuyorduk. Benim odamın camını küçük taşlarla tıklatıp açmamı sağlıyordu.
Sonra da elindeki uyuşturucuları odama atıyordu. Ben o atılan uyuşturucuları
biriktirdim. Polise teslim ettim. Uyuşturucunun yanında, beni sevdiğini,
benimle evleneceğini içeren aşk ve tehdit notları da vardı" diye konuştu.
M.Ü.'nün çalışırken özel bölgelerine dokunduğunu da
ifade eden S.A., “Beni tahta ile kapattığı yere sıkıştırıyordu. Vücudumu
elliyordu. Adam 48 yaşında ve nişanlı. Babamdan bile büyük. Benden 2 yaş küçük
oğlu var. Şu an nişanlısı var ve o kıza da uyuşturucu vererek deli etmiş.
Korkuyorum. Dışarıya çıkamıyorum" dedi.
İKİ İDDİANAME HAZIRLANDI
M.Ü. hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı
tarafından iki iddianame hazırlandı. İddianamenin biri 'tehdit' ve 'kişiyi
hürriyetinden yoksun kılma' suçlamalarıyla asliye hukuk mahkemesine
gönderilirken, diğeri ise 'çocuğun cinsel istismarı' suçlamasıyla ağır ceza
mahkemesine gönderildi.
Antalya 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen
'çocuğun cinsel istismarı' davasının ilk duruşması yapıldı. Duruşmaya tutuksuz
sanık M.Ü., şikayetçi A.A., mağdur S.A. ve taraf avukatları katıldı. M.Ü.,
kendisine iftira atıldığını öne sürerek, “Cinsel istismar sayılabilecek
herhangi bir eylemde bulunmadım. Mağduru iş yerindeki kurallara uymadığı için
toplamda 5 kez işten çıkardım. Ancak şikayetçi olan annesi dönmesi için ısrar
edince her seferinde yeniden işe aldım. Ben mağdureye herhangi bir ilaç
vermedim. Mağdurenin iş yerimdeki ecza dolabından uyku ilacı aldığını
görmüştüm" dedi.
Şikayetçi A.A. ise kızının M.Ü.'nün iş yerinde gönülsüz
çalıştığını belirterek, “Kızım bana sanığın devamlı kendisini tehdit ettiğini,
özel bölgelerine dokunduğunu, uyuşturucu haplar kullandırdığını söyledi. Ayrıca
terastan odasının camına doğru attığı uyuşturucu hap ve not kağıtlarını da bana
verdi. Ben de karakola giderek şikayetçi oldum. Sanık evleneceğini söyleyerek
şikayetçi olmamamızı istedi" diye konuştu.
'SANIK BENİ ÖLÜMLE TEHDİT EDİYORDU'
Duruşmaya, adliye içerisindeki adli görüşme odasından,
adli görüşmeci nezaretinde SEGBİS ile katılan S.A. ise M.Ü.'nün iş yerinde
yaklaşık 15 gün çalıştığını ifade ederek, “Sanık bana 'Çok güzelsin' şeklinde
sözler söylemeye başladı. İlerleyen zamanlarda da malzeme almak için gittiğimiz
depoda ve iş yerinin içerisinde özel yerlerime dokunmaya başladı. Bu olay birçok
kez yaşandı. Sanık beni ölümle tehdit ediyordu. Bu yüzden olanları anneme
anlatamıyordum. Sanık bana iyi geleceğini söylediği ilaçlar verdi. Ama ben
kullanmadım. Sonra bunları kahvemin içine koyduğunu düşünüyorum. Çünkü kahve
içtikten sonra kendimi iyi hissetmiyordum. Binanın çatısına çıkarak odamın
penceresine kullanmam için haplar ve notlar atıyordu. Kız kardeşim bir
keresinde sanığın kendisine de dokunduğunu söyledi. O tarihten sonra da iş
yerine gitmedim" dedi.
Mahkeme heyeti, tanıkların dinlenmesi için duruşmayı
erteledi.