henüz 18 yaşındaydı. Üzülmesinler diye ailesine

7 yıl kalacağı cezaevine girdiğinde henüz 18 yaşındaydı. Üzülmesinler diye ailesine Almanya'ya gittiği söylenmişti. Bu yüzden hiç ziyaretçisi de yoktu. Koğuştaki diğer mahkumları eğlendirmek için fıkraları canlandırıyor, kendince tiyatrolar oynuyordu. 25 yaşına geldiğinde suçsuz olduğu anlaşıldı ve siyasi düşünceleri nedeniyle girdiği cezaevinden "Bir gün buraya tekrar geleceğim" diyerek çıktı. 1 yıl dolmadan "Gönüllü Tiyatrocu" olarak geri döndü ve cezaevlerinde tiyatrolar oynamaya başladı. İçeride gördüğü işkenceler yüzünden artık hiçbir zaman çocuk sahibi olamayacaktı. O da tiyatro sayesinde tanıştığı mahkumların, dışarıda anasız babasız kalan çocuklarını sahiplenmeyi düşündü. Çünkü bu çocukların sokağa ve suça yönelmeye meyilli olduklarını fark etmişti. Önce o çocukları okutmakla başladı işe, sonra ihtiyaçlarını karşıladı ve evlerine erzak aldı. Çocukların sayısı giderek artınca tiyatrodan kazandığı para bunları karşılamadı ve o da pazarlarda limon, naylon torba ve çay sattı. 
    Reklamlar