Ertesi gün ortanca damadı denemiş aynı şekilde oda hayatını kurtarmış onunda kapısında bi reno safrane ve üzerinde bi not: “Sevgili damadım hayatımı kurtardın kayınvaliden”.
Sıra küçük damadı denemeye gelmiş. Ertesi gün yine denize girmiş. “Damadım boğuluyorum ne olur kurtar beni” demiş.
Bir gün karadenizde bir konferans düzenlenir. Konferansa konuşmacı olarak Amerikalı ünlü bir bilim adam davet edilir. Amerikalı 1 hafta önceden gelir ve halkla kaynaşıp güzelce zaman geçirir. Amerikalı ile bizimkiler hemen hemen her konuda anlasirlar ve uyum icinde konferans biter. Ayrılık günü gelir ve bizimkiler ne yapalımda biz bu adam teşekkür edelim diye düşünmeye başlarlar. Aralarinda toplanirlar, baskan konunun onemini vurgulamak icin der ki:
Biz bu Turk dostu, degerli bilim adamina nasil bir hediye alalim ki bizi unutmasin? Hem kullanisli birsey olsun, hem de her baktiginda ve her eline aldiginda bizi hatırlasin?” Salonda kisa bir sessizlik olur, arka siralardan Temel elini kaldirir:
Biz bu Turk dostu, degerli bilim adamina nasil bir hediye alalim ki bizi unutmasin? Hem kullanisli birsey olsun, hem de her baktiginda ve her eline aldiginda bizi hatırlasin?” Salonda kisa bir sessizlik olur, arka siralardan Temel elini kaldirir: